Penelope Cruz'dan baba evine dönüş

Penelope Cruz’un muhteşem dönüşü devam ediyor. ‘Volver’ ve ‘Vicky Cristina Barcelona’yla özüne, tutkulu Akdenizli kadın tiplemesine geri dönen Cruz, Almodovar’ın son filmi ‘Kırık Kucaklaşmalar’la Hollywood’dan bir adım daha uzaklaşıyor

Penelope Cruz’u, ilk filmi 1992 yapımı Jamon, jamon’da izleyin, sonra bu hafta vizyona giren Kırık Kucaklaşmalar’da. Bu iki filmdeki tutkulu Akdenizli kadının, Nicolas Cage, Matt Damon ve Tom Cruise’la bir dizi vasat Hollywood filminde oynayan, parıltısı giderek sönen kadınla aynı kişi olduğuna inanmakta güçlük çekeceksiniz. Cruz’u dünyanın en çok tanınan kadınlarından birine dönüştüren 2000’ler, bir yandan da kırmızı halı görüntüleri ve ünlü aşklarıyla bu kadını tutkusunu dizginleyen, tek boyutlu bir Hollywood yıldızı olarak tanımlayan dönem olarak tarihe geçecek.

Penelope Cruz, Jamon, jamon’la dikkat çektikten sonra Latin sinemasının sıradışı rollerine soyunan önemli bir kadın oyuncu olarak yükselişe geçiyor. Yabancı Film Oscar’ı alan Belle Epoque’da oynuyor, Pedro Almodovar’ın Çıplak Ten (Carne Tremula) filminde sekiz dakikalık bir rolle hafızalara kazınıyor ve Alejandro Amenabar’ın kült psikolojik gerilim filmi Aç Gözünü (Abre los ojos) ile en azından uluslararası film trafiğini takip edenlerin bildiği bir isme dönüşüyor.

İspanyol yönetmen Pedro Almodovar, zamanında Antonio Banderas’a yaptığını Cruz’a da yapıyor ve sihirli dokunuşuyla Hollywood’un bu kadına farklı bir gözle bakmasını sağlıyor. Annem Hakkında Herşey (Todo sobre mi madre), Yabancı Film Oscar’ı alıyor ve Cruz, sihirli dokunuşun ölüm öpücüğü olacağını bilmeden kendini Hollywood’da buluyor.

2000’lerde, All the Pretty Horses, Captain Corelli’s Mandolin ve Vanilla Sky gibi bir sürü iddialı Hollywood yapımında rol alıyor. Johnny Depp’ten Cameron Diaz’a, Hollywood’un en büyükleriyle başrol paylaşıyor ve Tom Cruise, Matt Damon gibi ünlü aşklarla paparazzilerin bayıldığı kırmızı halı canavarına dönüşüyor.


Kırmızı halı canavarı Akdenizli kadına karşı

Dedikodu dergilerinde ne giydiğini merak ettiğimiz herhangi bir ünlüden biri olduğunu çok gecikmeden fark ediyor ve bir zamanlar Almodovar’ın seksi oyuncusuyken Hollywood yıldızının yaşlanan eşine dönüşen Banderas gibi olmamak için en doğru hareketi yapıyor ve baba evine, Pedro Almodovar’a geri dönüyor.

2006 yılının Volver’iyle, Hollywood’un yalnızca dramatik sahnelerde duygularını gösteren donuk, tercihen ince kadın tiplemesine veda ediyor ve protez kalçalarıyla Sophia Loren, Anna Magnani’yle özdeşleşen Akdenizli kadın tiplemesini yeniden kucaklıyor. Saçı başı dağınık, cilveli, işveli ve mütemadiyen tutkulu Raimunda tiplemesiyle, kendisini Hollywood filmleriyle tanımış olan izleyiciyi şok ediyor ve ilk Oscar adaylığını alıyor.

Kendini iyi hissetiği, özüne döndüğü duyguları sürekli ortada kadın tiplemesi devam ediyor ve Woody Allen’ın Vicky Cristina Barcelona filmindeki manik Maria Elena rolüyle geçtiğimiz sene Yardımcı Kadın Oyuncu Oscar’ını kazanıyor. Ve bu hafta, Penelope Cruz bir kez daha bir Almodovar filmiyle, bir kez daha yeteneğini döktürdüğü ve bir kez daha seksi bir kadın olduğunu hatırlattığı Kırık Kucaklaşmalar’la (Los abrazos rotos) sinemalarda.


10 Ocak 2010'da Akşam Pazar'da yayımlandı.

0 yorum:

Related Posts with Thumbnails