V - 2. sezon 1. bölüm: Red Rain
Bilim kurgu dizisi demek büyük sorumluluk demek. Ya herkesin konuşmaktan yorulmadığı büyük bir şey yapacaksınız. Ya da mütevazı sayıda ama ölümüne sadık izleyici kitlesinden şaşmayacaksınız. Yeni bir Lost yaratma çabası patladıkça patlıyor. Önce geçen senenin sıkıcı karakterleriyle FlashForward, sonra bu senenin kafası karışık, giderek kötüleşen The Event’i. Tabii bir de Fringe var. Herkese hitap etmek yerine, dikkatli ve akıllı izleyiciyi elinde tutma stratejisiyle giderek güçlenen, her bölümle klasiğe dönüşen bir bilim kurgu dizisi.
Geçen hafta 2. sezonu başlayan V ise ilk bölümünden itibaren hala Fringe olabilme şansını elinde tutuyor. Gerçi fazla zamanı yok. 10 bölümlük bu sezonda kendini tekrarlarsa, Ziyaretçiler’i de televizyon mezarlığına uğurlayacağız.
Red Rain bölümü geçen sezon bıraktığı açık uçları toparlayıp, yeni sezonun yapısını belirlemesi açısından iyi bir bölümdü. Ama bir kez daha, ‘Bu dizi nereye gidiyor?’ sorusuna cevap veremedi. Ziyaretçilerin kötü niyeti, direniş örgütü Fifth Column’un dünyayı kurtarma çabaları hala askıda. ‘Kim ne yapmak istiyor?’, ‘Habire koşuşturan insanların ve uzaylıların planları ne?’ soruları uzadıkça uzuyor. 10 hafta sürecek bir dizi için ciddi zaman kaybı.
Önümüzdeki bölümden itibaren hızla finale ilerliyor duygusunu yaşamamız gerekiyor. Geçen sezon sonlara doğru giderek daha fazla hissettiğimiz annelerin savaşı teması bu sezonu tanımlayan temalardan birisi olacak gibi. Renk vermeyen iki anne, Erica ve Anna’nın aralarındaki elektrik ve hikayeyi ilerletme şekilleri V’nin en güçlü yanlarından. 1983’de Ziyaretçiler’i hayatımıza sokan mini dizi V’nin kraliçesi Diana da, Anna’nın annesi olarak karşımıza çıktı. Denkleme bir anne daha konması harika olabilir.
Bremen’in mızıkacıları rahip, televizyoncu, milis ve dertli uzaylı karakterlerine acil daha sıkı diyaloglar, ortama komedi katmak amacıyla eklenmiş yeni yetme bilim adamı karakterinin de acilen çıkması gerekiyor. “Anna’s hot!” diye espri yapan bir karakter ancak diziyi sabote etmeye yarar.
0 yorum:
Post a Comment